KOŞUNUN TARİHİ

Koşmaya başlamak için en iyi nedenler ve geçmişten günümüze koşunun geçmişi

Milano’da her hafta bir festival oluyor, ancak yine de bir festival vardı ki tamamen koşuyave sağlığa adanmıştı: 4 – 6 Nisan tarihleri arasında, CityLife’da, 10.000 metrekarelik MiCosınırları içinde koşu dünyasına yönelik üç günlük bir etkinlik olan Milano Koşu Festivalininilk turu yapıldı. Maraton koşucusu Lucilla Andreucci, açılış konferansında yaptığı açıklamada, sporun amacının, bir araya getirici bir olgu olarak koşuyu deneyimlemeleri için topluma öğretmek olduğunu söyledi.Milano’yu farklı bir şekilde koşuyla buluşturmak istediklerini, koşunun herkesin ulaşabileceği bir spor olduğunu sözlerine ekledi.

“Kendi ritminizi bulun, kendinize bir hedef belirleyin ve onu geçmeye çalışın.”Lucilla Andreucci

Ve bu doğru: tek başına veya topluluk halinde koşmak hiçbir zaman son yıllarda olduğu gibi bir kitle fenomenihaline gelmemişti. Milano Koşu Festivali, neredeyse yirmi yıldır şehir merkezinin sokaklarında koşan Lombardiya’dan ve başka yerlerden koşuculara yönelik tarihi bir etkinlik olan 7 Nisan’daki 19. Generali Milano Maratonu’nunöncesinde gerçekleştiriliyor ve maratona hazırlıyor.

Koşu tarihindeki 3 temel aşama

Picture1

Ama ne zaman birkaç kilometre kat etmek için hafif ayakkabılar, şortlar giyip, parka gitmeye başladık? Koşunun hikayesi nasıl başladı?

  • Jimmy Fixx ve öncüleri

Her şey bir gün sigarayı bırakıp tekrar forma girmeye karar ver aşırı kilolu bir spor muhabiri ile başlıyor. Jimmy Fixx, sonu kalpten giden babası gibi olmasın diye yaşam tarzını ve günlük egzersizini kökten değiştirdikten – ve 30 kilo verdikten – sonra yazdığı, “koşunun İncil’’i” olarak tabir edilen The complete book of runningkitabını yayınladığında takvimler 1977’yi gösteriyordu. On yıl içinde Fixx, alışkanlıklarını ve yemek rejimini kökten değiştirmiş ve yeniden forma girmek isteyenler için bir referans noktası haline gelmişti.

 

Picture2

 

Kitabı, koşuyu beden ve zihin üzerinde olumlu etkileri olan fiziksel bir aktivite olarak öğretiyor ve kutsuyor, bu sayede bu spor New York sokaklarında ve oradan dünyaya yayılarak en popüler amatör spor haline geliyordu.

  • 80’ler ve başarı

Fixx ve içgörüleri sayesinde, 80’li yıllardan beri, koşu ayakkabıları ve eşofmanlarıyla parklardan, toprak setlerden, bisiklet yollarından veya kaldırımlardan geçen insanları görmek bizi şaşırtmıyor. Birkaç on yıl öncesine kadarsa, durum böyle değildi.

 

Picture3

Koşu, çeşitli sporların antrenmanının bir parçasıydı, fakat hiç kimse “koşmuyordu”: saçma bir faaliyet olarak ya da hükümlülerle ilişkili görülüyordu. ‘60’lı ve 70’li yıllarda saatlerini sabah 6’ya kuran, “tenis” ayakkabılarını ayaklarına geçiren – “koşu” için olanlar henüz meydanda yoktu – ve evlerinin etrafında birkaç tur atarak işe gitmeye hazırlanan ilk cesaretlilere hayranlık ve şüpheyle bakılıyordu.

Picture4

Yaklaşık on yıl sonra, tarih altüst oldu: dünyayı tam bir yarış ateşi sardı ve atletizm koçu ve en popüler spor markalarından birinin kurucu ortağı olan Bill Bowerman gibi kişiler sayesinde, koşu birden havalı bir etkinlik haline geldi.

Hikayenin devamında, koşucular için özel olarak tasarlanan yeni giyim ve gıda markalarının da bu genel coşku haline katkıda bulunması geliyor. Reklam panolarında, televizyon reklamlarında ve dergilerde, aracılardan başkanlara kadar: herkes koşuyordu.

  • Günümüzdeki gelişmeler

Koşu, koşma vb. şu an en yaygın dış mekan aerobik kardiyo aktivitesiolan etkinliğin eşanlamlısıdır. Ama neden bu kadar yaygın? Özellikle, herhangi bir yaşta kolayca uygulanabildiği, bunun yanı sıra kayıt ücreti gerekmediğinden en ucuz etkinlik olduğu ve ekipman pahalı olmadığı için.

 

Picture5

 

Koşu ve koşma arasındaki fark nedir? Fark faaliyet sıklığındadır: eğer zaman zaman uyguluyorsanız, bu koşmadır (hafif koşu), bir yarıştan dolayı günlük olarak egzersiz yapıyorsanız, bu koşudur. Her durumda, bu aktivitenin altında yatan faydalar aynıdır ve tüm doktorlar koşunun kemik ve kaslarınızın güçlenmesine, dolaşımın iyileşmesine, kalbin verimli çalışmasına ve hepsinden önemlisi kilo vermenize katkıda bulunduğu konusunda hemfikirdir.

 

RTHRDTH

 

Bununla birlikte, bu aktiviteyi yapan herkes iyi bilir ki, Neden koşuyorsunuz? sorusunun yanıtı ‘Kilo vermek için’ değil, ‘Daha iyi hissetmek için’dir. Koşmanın çeşitli açılardan zihinlerimiz üzerinde de olumlu bir etkisi var: her şeyden önce, bedenimize mutluluk hormonu olan serotonini salgılatarak stresi yönetmeye yardımcı olur, hafızayı ve öğrenmeyi olumlu yönde etkiler ve Maryland Üniversitesi’nce yapılan araştırmaya göre – sinir hücrelerinin oluşumunu uyararak, beyin yaşlanmasını yavaşlatıp demansın önlenmesine yardımcı olur.

 

Picture1

 

Koşmak, insanları kendi sınırlarının önüne koyar, her daim önlerine yeni hedefler koyarak insanların sınırlarını tanımalarına ve üstesinden gelmelerine yardımcı olur. İlk birkaç kez kaçış yoktur: nefessiz kalınır ve direnç hala sınırlıdır, ancak başlangıçtaki zorlukların üstesinden geldiğinizde, sürekli egzersiz ve küçük günlük çabalarla vücudumuz bizi şaşırtabilir. Daha önce mümkün olacağına inanmadığımız performanslara ulaşmak koşu sayesinde mümkündür.

Picture1

 

Bu aktivitenin gerektirdiği çok az çabaya (günde kırk dakika, bir çift ayakkabı ve bir park) kıyasla, avantajları çoktur:

Ayrıca, bu nedenle, ister yarışma amaçlı olsun ister olmasın, bu spor kentsel ortamlarda bile yaygın bir aktivitedir: parklar, yollar, bisiklet yolları ve toprak setler, koşu meraklılarının koşuyu bazen hava çok elverişli olmasa bile tam 7Agustos_HEİYbir özgürlükle yapabilmesine olanak veren açık hava spor salonlarıdır.

ALTYAPILAR, KOŞUNUN NEDEN BU KADAR RAĞBET GÖRDÜĞÜNÜ ÖĞRENMEYE CAN ATAN YENİ KİŞİLERİ KOŞUYA YAKINLAŞTIRMAYA YARDIMCI OLUYOR.

Son olarak, teknolojiden (kilometre sayma ve koşucular arasında “yarış” uygulamaları ve Bluetooth’lu kulaklıklar) koşucuların gece çamaşırhanesi, atıştırmalık ve kişisel antrenör gibi tüm ihtiyaçlarını karşılamak için tasarlanmış oteller olan koşu otellerine kadar, herkesin gönüllerini fethetmiş gibi görünen sağlıklı bir çılgınlığı gerçekleştirmek için yaratılan yeni hizmetler sayesinde koşu artık her zamankinden daha kolay.

 

Recommended Posts