KOŞU İLE 5 ŞEHİR
Koşmak en çok yapılan aerobik aktivite ve herkesçe bilinen bir sürü yararı bulunuyor: en iyi bilinen yararları arasında kalori harcama, “iyi ruh hali hormonu” olarak adlandırılan serotonin üretimive bağışıklık sisteminin iyileştirilmesi sayılabilir. Koşmanın stres seviyesi ve zihinsel durum üzerinde de olumlu etkileri olduğu için uçuş sersemliğine karşı da mükemmel bir müttefiktir ve zaman dilimindeki değişime bağlı geçici dengesizliğin daha çabuk üstesinden gelinmesine yardımcı olur. Seyahat etmeyi sevenler için önerilecek daha iyi bir etkinlik var mı?
KOŞMA SİZİ BULUNDUĞUNUZ HER YERE BAĞLAR.
Londra ve Rio de Janeiro Olimpiyatlarında Suudi Arabistan’ı temsil eden Olimpiyat maratonu koşucusu Sarah Attar, koşuyu yeni bir yer veya şehri keşfetmenin mükemmel bir yoluolarak tanımlıyor. Özellikle, şehirde koşmak gittikçe yaygınlaşan bir trend gibi görünüyor ve bu sadece fiziksel aktivitenin zaten bilinen yararlarından dolayı değil.
Sağlıklı ve canlandırıcı olmanın yanı sıra koşmak, sosyalleşmenizi ve yerel koşucularla onların tavsiyeleri sayesinde o yerin yeni küçük ayrıntılarını keşfetmenizi sağlar.Profesyonel ve profesyonel olmayan koşuculara, ailelere, arkadaş gruplarına, yalnız gezginlere yönelik, müşterilerin ihtiyaç ve gereksinimlerine göre kişiselleştirilebilen gerçek organize turlar bulunmaktadır. Örneğin, 2005 yılında Michael Gazaleh tarafından New York City’de başlatılan şehirde koşu turları, tüm dünyayı kapsayan ve bu alışılmadık ama son derece eğlenceli koşu biçimiyle şehirde çeşitli turistik yerleri keşfetmenizi sağlayan bir etkinliktir.
Koşarak en iyi şehirleri keşfetmek
Profesyonel bir maraton koşucusu olan Becky Wade için bile, bilinmeyen bir yeri keşfetmek için koşmaktan daha iyi bir yol yoktur.
Koşucuların bir numarası: New York City
Şehirde canlandırıcı bir koşunun tadını çıkarırken keşfedilmesi gereken beş hedef noktanın başında, kaotik ve değişken New York şehrivar: sonbahar ve ilkbaharda Central Park’takoşmak renkleri, kokuları, gizli köşeleri, bazı romantik filmlerde görünen köprüleri, aç sincapları ve çok daha fazlasını sürekli keşfetmek anlamına gelir.
Hudson Nehri’ni takip edebilir veya kavşakları tercih edebilirsiniz. Central Park’ta koşucular, yayalar ve bisikletliler için asfalt yollar ve güvenli şeritler var. Parkın tam turu hemen hemen 8 km, ancak içindeki cazibe merkezlerini takip eden ve turistlerin çok yorulmadan egzersiz yapmalarına olanak sağlayan 5 km’lik turlar var. Central Park’ı seçerek şehirde koşmanın en iyi zamanı kesinlikle sabahın erken saatleridir, çünkü o saatlerde gün boyunca orayı dolduran turist kalabalığından kaçabilirsiniz.
Budapeşte: Her tür koşucunun seyahat güzergahı
Şehirde bir koşu ile keşfedilecek bir başka hedef nokta ise, daha az deneyimli koşuculara güzel Margaret Adası’nı ve daha dayanıklı parkur koşucularına oradan Belvedere Erzsébet’e ulaşabileceğiniz Budai dağı patikasını sunan Budapeşte. Sadece bu değil, Şehir Parkı (Macarca’da Városliget) turistler için ilgi çekici yerlerden vazgeçmeden yapılan bir antrenman için idealdir:parkın dışındaki sokakları takip ederek (toplam 3.6 km) Kahramanlar Meydanı’na, Hayvanat bahçesine ve koşudan sonra biraz soluklanıp dinlenebileceğiniz ünlü Terme Széchenyi’ye ulaşabilirsiniz.
Daha zorlu antrenmanlar için, vadiden başlayarak Buda’nın tam kalbinde bulunan Gellért tepesine gidebilirsiniz. 130 metre yüksekliğinde bir fark var ancak merdiven ve bahçelerle dolu patika, şehrin ve güzel binalarının keyfini çıkarabileceğiniz Tuna’nın en güzel manzaralarından birine açılıyor.
Berlin: Avrupa’nın koşu başkenti
Avrupa’nın koşu şehriunvanını gururla taşıyan Berlin de, gene ilgi çekici yerlerini keşfetmek için bir “turist” koşusunu hak ediyor. Özel mimari konsepti adeta koşucular için tasarlanmıştır;düz ve geniş, yeşil caddelere ve bulvarlara sahip şehir, turistlerin şehirde koşmasına olanak sağlayan turlarla doludur. Ünlü 42 km’lik rotaya ek olarak, Almanya’nın başkentini birkaç rota izleyerek de keşfedebilirsiniz: Tiergarten güzergahı, Zafer Sütunu’ndan Brandenburg Kapısı’na kadar şehrin anıtları boyunca uzanır.
Ayrıca, kentin en büyük kalesi olan Shonhausen’e ulaşabilir ve onu çevreleyen parka girebilirsiniz: yeşil alanın çevresini izleyerek 4 km yol kat edersiniz. Doğa severler için Grunewald ormanındakoşmak paha biçilmez bir deneyimdir; 3.000 hektarlık alanı ile hem acemi hem de deneyimli koşuculara bol seçenek sunar. Yönünüzü bulmak ve kaybolmamak için, en iyisi ormandaki gölleri çevreleyen toprak yolları izlemektir: Grunwaldee See’nin çevresindeki arazi 2,5 km iken, Krumme ve Schlachtensee Gölleri’nin yolları sırasıyla 4 ve 8 km’ye ulaşır.
Tokyo’da Koşu
Japonya’nınbaşkenti koşu düşkünleri için başka bir ideal hedef noktadır: Tokyo, dünyanın en büyük şehirlerinden biri olsa da, çok kaotik olmasına rağmen, harikalarını keşfetmek için, yapılan bir egzersizden sonra huzur ve sükunetin tadını çıkarabileceğiniz güzel yerler sunuyor.
Şehrin ana anıtlarını ziyaret etmek için çeşitli güzergahlar gerekli olsa da, hem söz konusu yerler hem de doğa açısından ilginç olan iki tane güzergah vardır: birincisi Meiji Türbesi’ninkapılarından birinden başlayıp dış çapı neredeyse 3 km’yi bulurken iken iç çevre uzunluğu 1.8 km olan Yoyogi Park’auzanır; ikincisi, ilkbaharda Turist Koşu Turu rotasının, çiçek açan kiraz ağaçları ve bunların tarif edilemez renkleri sayesinde dünyanın en güzel rotalarından biri olduğu İmparatorluk Parkı’na uzanır.
Es geçemeyeceğiniz şehir: Londra
Şehirde koşmaktan bahsediyorsanız, 3.000 park ve 3.8 milyon bahçesiyle Londra’yı es geçemezsiniz. Camden Town’dan, Hampstead Hill’den, Notting Hill’den ve Green Park’tan geçerek Hyde Park’tan Regent’s Park’a Şehir koşusu, şehri yeşilliklerin ortasında keşfetmek isteyen Londralılar ve turistler için kesinlikle favori bir spordur.